“`html

Şimşek’ten Palandöken Ekonomi Forumu’nda Önemli Açıklamalar

Erzurum’daki bir otelde düzenlenen Palandöken Ekonomi Forumu’nda, Mehmet Şimşek videolu mesaj ile katılım gösterdi. Şimşek, forumun yüksek ticaret belirsizlikleri altında gerçekleştirildiğini belirterek, küresel ekonominin derin yapısal sorunlarla karşı karşıya olduğunu ifade etti.

Global Sorunlar ve Türkiye’nin Durumu

Şimşek, korumacılığın yanı sıra dünya genelinde yaşlanan nüfus, yapay zeka ve iklim krizinin de ekonomik büyümeye tehdit oluşturduğunu kaydetti. Bu olguların, küresel ekonomik büyümenin zayıflamasına neden olabileceğini vurguladı.

Türkiye ekonomisinin durumu hakkında da olumlu yönler olduğunu dile getiren Şimşek, “Mayıs 2023’ten bu yana uyguladığımız istikrar ve reform politikaları sayesinde dış kırılganlıklarımızı azalttık, şoklara karşı dayanıklılığımızı artırdık ve makro finansal istikrarı güçlendirdik. Sürdürülebilir yüksek büyüme için sağlam bir zemin oluşturmayı hedefliyoruz.” dedi.

Korumacılığın Etkileri

Şimşek, korumacılığın küresel ticaret için büyük bir tehdit olduğunu ve 2008 finans krizinden bu yana bu tehdidin arttığını belirtti. Ticaret kısıtlarının kriz öncesi döneme kıyasla 11 kat yükseldiğini ifade eden Şimşek, ABD ve Çin arasındaki rekabetin bu korumacı politikaların arkasındaki temel faktörlerden biri olduğunu kaydetti.

Türkiye’nin Dayanıklılığı

Şimşek, Türkiye’nin artan korumacı politikalara karşı diğer ülkelerle kıyaslandığında daha dayanıklı olduğunu vurguladı. Bunun sebeplerinden biri olarak, Türkiye’nin ihracat bağımlılığının düşük olmasını gösteren Şimşek, iç talebin ekonominin ana motoru olduğunu ifade etti. Mal ihracatının milli gelir içindeki payının yalnızca %20 civarında olduğunu belirtti.

Türkiye’nin dış ticaretinin büyük bir kısmını dost ülkelerle gerçekleştirdiğini belirten Şimşek, “Avrupa Birliği dahil 54 ülkeyle serbest ticaret anlaşmalarımız var. Toplam ihracatımızın %62’si, korumacı tedbirlerden etkilenmiyor.” dedi. Ayrıca, 30 trilyon dolarlık geniş bir coğrafyaya entegre olduklarını ve Orta Doğu ile Afrika’daki bazı ülkelerle de güçlü ilişkiler geliştirdiklerini sözlerine ekledi.

Altyapı ve Lojistik Projeleri

Türkiye’nin hizmet ihracatındaki güçlü konumunadikkat çeken Şimşek, turizm, yurt dışı müteahhitlik ve eğitim gibi alanlarda bölgenin en önde gelen ülkelerinden biri olduğuna vurgu yaptı. Ayrıca, "Türkiye imalat sanayisinde bölgenin ana üretim merkezi konumunda. Bu avantajları büyük ölçekli altyapı ve lojistik projeleri ile daha da güçlendireceğiz." şeklinde konuştu.

Şimşek, Türkiye’nin Orta Koridor projesinde önemli bir rol üstlendiğini belirterek, “Kalkınma Yolu Projesi’ni hayata geçirmek için de çalışmalarımıza başladık.” dedi.

Finansal Sağlık ve Yatırımcılar

Türkiye’nin borçluluğunun milli gelirinin %93’ü seviyesinde olduğunu ifade eden Şimşek, bu oranın benzer gelişmekte olan ülkelerde %245 seviyelerine çıktığına dikkat çekti. Türkiye’nin güçlü ekonomik temellerinin yatırımcıların dikkatini çekeceğini belirtti.

Küresel yatırımcıların şu anda temkinli davranmasının geçici olduğunu ifade eden Şimşek, “Zamanla yatırımcılar güçlü makro ekonomik temellere sahip ülkelere yönelir. Türkiye de bu bağlamda pozitif yönde ayrışacaktır.” dedi.

Dijitalleşme ve Kadın İşgücü

Şimşek, Türkiye’nin önündeki fırsat penceresinin 15-20 yıl kadar uzun olduğunu belirtirken, kadınların işgücüne katılım oranının %36’da kaldığını belirtti. Bu durumu potansiyel bir fırsat olarak gören Şimşek, bu konuda reformları hızlandırmaya çalıştıklarını açıkladı.

Ayrıca, yapay zeka ve robot teknolojileri üzerindeki yatırımlara da değinen Şimşek, Türkiye’nin bu alanda olumlu bir konumda olduğunu ve geliştirmelere devam ettiklerini kaydetti. “Dijitalleşme alanındaki yatırımlarımızı artırarak, nitelikli insan kaynağımızdan en iyi şekilde faydalanmak istiyoruz.” dedi.

İklim Değişikliği ve Yatırımlar

İklim değişikliğinin Türkiye için ciddi bir tehdit oluşturduğuna dikkat çeken Şimşek, bu tehditlerin üstesinden gelmek için enerji, sulama ve çeşitli alanlarda yatırımlar yaptıklarını belirtti. Ayrıca, yıllık enflasyonun %10 düşüş gösterdiğini ve mali disiplinin sürdürüleceğini ifade etti.

Türkiye’nin cari açığının Mayıs 2023’te 55 milyar dolarken, Şubat itibarıyla 12.8 milyara gerilediğini aktararak, altın ithalatı hariç Türkiye’nin cari fazla verdiğini vurguladı. Petrol fiyatlarındaki düşüşün Türkiye lehine olduğunu dile getiren Şimşek, bu durumun cari açığı azaltacağını söyledi.

Türkiye’nin uzun vadeli büyümesinin sürdürülebilir olması için sağlam temeller üzerinde durmayı hedeflediklerini belirtiren Şimşek, “Küresel belirsizlikler içinde bile iyimser olmak için güçlü gerekçelerimiz var. Her kriz, yeni fırsatlar barındırır ve biz Türkiye’nin potansiyeline güveniyoruz.” şeklinde konuştu.

“`